Şamil | Kategoriler | Konular

Es'ari

EŞ'ARÎ

Eş'ariyye ekolünün temsilcisi olan Ebu'l Hasen Eş'ârî'nin
uzun adı Ali b. İsmail b. Ebı Bişr İshak b. Salim
b. İsmail b. Abdullah b. Musa b. Bilâl b. Ebı Bürde b.
Mûse'l-Eş'ârî'dir. İsminden de
anlaşılacağı üzere kendisi sahabeden Ebû Mûse'l-Eş'ârî'nin
(44/664-65) soyundandır. Künyesi Ebu'l-Hasan, lakâbı ise, Nâsiru'd-dîn'dir.

Doğum tarihi hakkında çeşitli
kaynaklarda hicri 260, 266, 270 ve 275 tarihleri verilmiş olsa da,
yaygın olan kanaata göre (260/873-74) tarihinde Basra'da doğmuştur.
Zira, O'nun (300/912-13) tarihinde Mu'tezile mezhebinden
ayrıldığı bilinmektedir. O'nun da o günlerde kırk
yaşında olduğu bilindiğine göre, doğum tarihi
olarak (260/873-74) tarihinin daha doğru olduğu kanaatı
yaygınlık kazanmaktadır.

Eş'ari'nin hayatını, doğumundan on
yaşına kadar, on yaşından Mu'tezile mezhebinden
ayrıldığı zamana kadar ve bundan sonraki hayatı
olmak üzere üç devrede incelemek mümkündür.

1. Doğumundan on yaşına kadar olan dönem:

Bu dönem O'nun çocukluk ve ilk tahsilini tamamladığı
dönemdir ki, çeşitli ilimleri tahsil etmiş ve daha ziyade
babasının ahlakı ve ilmî terbiyesinde bulunmuştur.

2. On yaşından Mu'tezile mezhebinden
ayrılmasına kadar olan dönem:

Otuz yıllık bir dönemi kapsayan bu dönem
O'nun, üvey babası Ebû Ali el-Cubbâî (302/914-15) ile ilmî yakınlığı
bulunduğu dönemdir. O Kelâm ilmini de Cubbâî'den öğrenmiştir.
Fıkıh'ta Hanefi olan Eş'ârî, itikatta hocasının
tesiriyle koyu bir Mu'tezile mezhebi savunucusu olmuştur.

Hicrî 300 tarihinde O'nun Mu'tezile'den ayrılarak,
Ehl-i Sünnet akîdesine bağlandığı bilinmektedir.
Ancak, O'nun bu ayrılışına çeşitli kaynaklarda
çeşitli sebepler söylenmektedir. Bunlar arasında en
meşhuru, hocası Ebû Ali Cubbâî ile yaptığı bir
münazara gösterilmektedir ki, bu sebep bir çok muteber kaynaklarca
uygun görülmemektedir. Bir diğer sebep de Eş'ari'nin rüyasında
Hz. Peygamberi görmüş olması ve bunun üzerine görüşten
vazgeçmiş olmasıdır. Bir diğer görüşe göre
de, Eş'ârî belli bir ilmî olgunluğa eriştikten sonra
Mu'tezile fikirler kendisini tatmin etmemiş ve onları
terketmiştir. Bu üç görüş bir arada ele alınacak olursa;
ilk iki sebebin de katkısıyla birlikte, son sebebin yani belli
bir ilmî olgunluktan sonra bu karara varmış olabileceği
ihtimali daha fazla ağırlık kazanmaktadır.

Rivayet edildiğine göre Eş'ârî bu karara
vardıktan sonra, onbeş gün evine kapanmış ve bu süre
sonunda, bir Cuma günü Basra camiinde minbere çıkarak
şunları söylemiştir: "Ey insanlar, Beni
tanıyanlar, beni tanıyorlar. Tanımayanlara da ben kendimi
tanıtıyorum. Ben falan oğlu falanım. Ben,
Kur'an'ın yaratılmış olduğunu, Allah'ın gözlerle
görülemeyeceğini, kötü fiilleri kendimizin yaptığını
söylüyordum. Ben bunlardan tövbe ediyor ve bu fikirlerden vazgeçiyorum.
Ey İnsanlar, ben bu süre zarfında evime kapandım ve bu
fikirlerle ilgili delilleri düşündüm. Onların hiç birisi
bana tercih sebebi olarak uygun gelmedi. Yüce Allah'tan bana hidayet
etmesini istedim. O da bana şu yazmış olduğum
şeyleri hidayet etti. Bunun üzerine, şu elbiseden
soyunduğum gibi, bütün içinde bulunduğum fikirlerden
soyunuyorum"

3. Kırk yaşından ölümüne kadar olan
dönem:

Mu'tezile mezhebinden ayrılıp, selef akidesi
üzere geri kalan hayatını devam ettiren Eş'ârî, yaklaşık
yirmi beş yıllık bu süre zarfında, bol bol eser telif
etmiş ve selef akidesini müdafaa ile geri kalan ömrünü geçirmiştir.
Ehli Sünnet adına üslendiği müdafaa ile büyük taraftar
kazanmış ve kendisinden sonra daha da gelişecek olan
Eş'ariyye ekolünün kurucusu ve temsilcisi olmuştur. Zaten bir
görüşe göre Eş'ariyye mezhebi, Mu'tezile'ye antitez olarak
doğmuştur.

İlme olduğu kadar zühd ve takvâya da bağlılığı
ile bilinen Eş'ârî, Subkî'nin rivayetine göre yirmi yıl
yatsı namazının abdesti ile sabah namazını
kılmıştır (Subkî, Tabakâtu's-Safiyye, 2/248).

Eş'ârî'nin doğum tarihinde ihtilaflar
olduğu gibi vefat tarihinde de bir takım ihtilaflar olmakla
birlikte, tercih edilen görüşe göre O, (324/936-37) yılında
Bağdat'ta ansızın vefat etmiştir.

Ebu'l-Hasen Eş'ârî'nin eserlerinin sayısı
bazı kaynaklarda üçyüze kadar çıkarılmış olup,
bunların bir kısmı, Mu'tezilı görüşleri
benimsediği döneme aittir. Ancak bunlardan hiç birisi günümüze
kadar ulaşmamıştır.

Eş'ârî'nin eserlerini kaynaklarda zikredilen
konularına göre şu gruplara ayırarak ele almak mümkündür:

a) Kelâm ilmiyle ilgili olan ve özellikle Mutezileyi
reddi hedef alan eserler.

b) Filozoflar, Tabiatçılar, Dehrîler, Brahmanlar,
Yahudiler ve Hristiyanlar gibi cereyanları reddeden eserler.

c) İslâmî ve gayr-ı İslâmî fırkaların
görüşlerini reddetmeksizin nakleden Makâlât kitapları.

d) Tefsir, Hadis, Fıkıh ve diğer
İslâmî ilimler sahasında meydana getirdiği eserler (Bekir
Topaloğlu, Kelam İlmi, 137).

Eş'ârî'nin eserleri konusunda bazı
şeyler söylemek mümkündür. Şöyle ki; O'nun hayatında
iki ayrı dönem olduğu bilinmektedir. Acaba hangi eser hangi döneme
aittir? gibi sorular zihinleri meşgul etmektedir. Ancak, burada
bilinen bir husus vardır ki, o da, Eş'ârî'nin, Mu'tezile'den
ayrıldıktan sonra kaleme aldığı bir çok kitapta
eski mezhebinin yanlışlığını ve sakat
taraflarını ortaya koyması ve dolayısıyla eski
yazdıklarını reddetmesidir. Zaten bugün elimizde Eş'ari'ye
ait olarak bulunan eserler fazla değildir ve hepsi son dönemlerinde
kaleme alınmıştır. İbn-i Asâkir'in (571/I 1 76)
verdiği bilgiye göre Eş'ârî, el-Umed isimli eserinde, 320/935
tarihine kadar kaleme aldığı eserlerini ve neye dair
olduklarını zikretmiştir (Subkî, Tebyînu
Kezibu'l-Müfteri, 135 v.d)

Eş'ârî'nin eserlerini biz burada iki grupta
vermek istiyoruz. Önce bugün elimizde bulunan eserleri, daha sonra da
isimlerini kaynaklardan öğrendiğimiz eserlerden bir
kısmını sıralamak istiyoruz.

I. Bugün Mevcut Olan Eserleri:

1. el-İbâne 'an Usûli'd-Diyâne: Mu'tezilî
fikirleri reddettikten sonra ilk önce kaleme aldığı
bilinen eseridir. Önce kısaca selef akidesi özetlenir ve daha sonra
Nübüvvet bahsi hariç, diğer meseleler ele alınır.
Tahkiksiz baskılarının yanısıra Dr. Favkîye
Hüseyin Mahmud tarafından yapılan tahkikli metni, 1977
yılında Kahire'de basılmıştır. Bu
baskıda, muhakkik tarafından yaklaşık 200 sahifelik ek
bilgiler ve açıklamalar ilave edilmiş ve çalışma
daha da istifade edilir hale getirilmiştir. Ayrıca bu eser
İngilizce, Almanca ve Fransızca'ya da tercüme edilmiştir.
Şu ana kadar henüz Türkçe'ye tercümesi yapılmamıştır.

2. el-Lum'a fi'r-Reddi 'Alâ Ehli'z-Zeyğa
ve'l-Bid'a: Kelâmı bir uslûbla yazılan bu eser on babdan
oluşmaktadır. Bu eserde Kelâmullah, İrade, Kader,
Ru'yetullah, Va'd ve Vaîd ile İmamet konulan ele
alınmıştır. Çeşitli baskıları ve çeşitli
dillere tercümeleri vardır. Tahkik baskıları arasında
en çok kullânılân Dr. Hâmûde Gurâbe tarafından tahkik
edilen 1955 yılında Mısır'da baskısı
yapılan matbû nüshasıdır. Toplam 136 sahifelik bu
baskı küçük boy olarak basılmıştır.

3. Makâlâtu'l-İslâmiyyın: Bu eser isminden
de anlaşılacağı üzere bir Makâlât kitabıdır.
İslâmi fırkaların görüşlerinden ve
yapılarından tenkitsiz olarak bahseder. Ayrıca kelâmı
meselelerdeki ince ihtilaflardan ve Allah'ın isim ve
sıfatlarıyla, Kur'ân hakkındaki görüşlerinden söz
eder. Bu eserin de H. Ritter tarafından hazırlanan tahkikli
neşri 1928 ve 1933 yıllarında İstanbul'da
basılmış olup, bu baskıdan bir çok defalar tıpkı
basımları da yapılmıştır.

4. Risâle fî İstihsâni'l-Havz fi'l Kelâm:
Onbir sahifelik bu risale de nazar ve istidlâlin müdafaası
yapılır.

5. Risâletü'l-İmân: İman konusundaki
bilgileri ihtiva eden bu risale Almanca'ya tercüme edilmiştir.

6. Risâle Ketebe Bihâ İlâ Ehl's-Sağr Bi Bâbi'l-Ebvâb:
Eş'ârî bu risalesinde selef akidesini anlatmıştır.
Bu risale de Kıvamuddin Burslân tarafından Türkçe
tercümesiyle beraber yayınlanmıştır (İlâhiyat
Fakültesi Mecmuası, sayı: 7, ss. 154-176; sayı: 8, ss.
50-108)

II. Diğer Eserleri:

Bu grupta Eş'ârî'ye ait olduğunu
kaynaklardan öğrendiğimiz yirmi kadar eseri sıralamak
istiyoruz. Çeşitli kaynaklarda bunların sayısı
verilmekle kalmayıp, yüz kadar eserinin de isimleri zikredilmiştir
(bk. el-İbâne, Dr. Fevkiye Hüseyin Mahmud mukaddime s.38-71).

imdi bunlardan yirmi kadarını
sıralayalım:

1. Kitâbu fi Halki'l-A'mâl

2. Kitâbu fi'l-İstitâ'a

3. Kitâbu fi Cevâzı Rü'yetullah bi'l-Ebsâr

4. Kitâbu fi'r-Reddi Ale'l-Mücessime

5. Kitâbu fi'l-Cisim

6. Kitâbu fi'l-İstihşâd

7. Kitâbu fi'r-Rü'yet

8. Kitâbu fi'r-Reddi Ale'l-Felâsife

9. Kitâbu fi'l-İmâme

10. Kitâbu fi Müteşâbihi'l-Kur'an

11 . Kitâbu fi Ef'âli'n-Nebî

12. Kitâbu fihi Beyâni Mezhebi'n-Nasârâ

13. Kitâbun Kebîr fi's-Sıfât

14. Kitâbu Ale'd-Dehriyyın

15. Kitâbu'r-Redd 'Alâ Makâlâti'l-Felâsife

16. İzâhu'l-Burhân fi'r-Reddi 'Alâ Ehli'z-Zeyğ
ve't-Tuğyân

17. eş-Şerh ve't-Tafsıl fi'r-Reddi Alâ
Ehli'l-İfk ve't-Tadlıl

18. el-Muhtasar fi't-Tevhıd ve'l-Kader

19. en-Nevâdir fî Dakâiki'l-Kelâm

20. Kitâbu Tefsîri'l-Kur'ân: Bu eserin yetmiş
cilt olduğu söylenmektedir.

Abdurrahim GÜZEL


Konular