Şamil | Kategoriler | Konular

Zelletü'l-kari

ZELLETÜ'L-KÂRİ

Okuyanın sürçmesi, yanılması. Bu sözün
fıkıh ıstılahında
karşılığı; Namaz kılan bir müslümanın,
namazda okuduğu âyette yanlışlık yapmasıdır.
Yapılan bu yanlışlığın namaz bozup
bozmaması yanlışlığın ölçüsü veya kasde
dayanıp dayanmaması ile ilgilidir.

Yanlışlık kasden yapılır ve bu
âyetin manasının değişmesine sebep olursa namaz
bozulur. Eğer mana değişmezse namaz bozulmaz fakat günahı
vardır. Bile bile âyetin yanlış okunması caiz
değildir.

Kasten olmayıp hata ile yapılan
yanlışlıklarda; okunulan kelimenin benzeri Kur'ân'ın
başka bir yerinde varsa namaz bozulmaz, yoksa bozulur. Kelimenin
harekesini yanlış okumak veya tecvidinde hata etmek namazı
bozmaz. Hattâ yanlış okunan kelimenin benzeri Kur'ân'ın
başka yerinde mevcutsa yapılan yanlışlık
manayı değiştirse bile namaz bozulmaz. Bu görüş Ebu
Yusuf'a aittir.

İmam Ebû Hanîfe ve İmam Muhammed'e göre;
namazın bozulup ya da bozulmaması okunulan kelimenin Kur'ân'da
bulunup bulunmamasına değil, mananın fazlaca
değişmesine bağlıdır. Yapılan
yanlışlıkla mana fazlaca değişirse namaz bozulur,
değilse bozulmaz (Ömer Nasuhî Bilmen, İslâm İlmihali,
283 vd.; M. Zihni, Nimetü'l-İslâm, 302).

Yapılan yanlışlığın
namazı bozup bozmaması konusunda yukarıdaki yazılanlar
esas olmakla beraber, her namaz kılanın bunları
ayırdetmesi mümkün değildir. Yanlış okunan kelimenin
benzeri Kur'ân'da var mıdır veya mana bozulmuş mudur? Bunu
herkes bilemez. Onun için namazda bir âyeti yanlış okuyan ve
bu yanlışı farkeden kişi için en emin yol namazını
iade etmesidir.

Şamil İA


Konular