Şamil | Kategoriler | Konular

Takas

TAKAS (TRAMPA)

Bir alım satım çeşidi. Para olmayan bir
malın, yine para olmayan bir malla değişimi. Bu alım
satım şeklinin İslâm hukuk ilmindeki karşılığı
mukayazadır. Değişen mallar ister taşınır (menkul)
ister taşınmaz (gayri menkul) olsun, fark etmez. Bedellerden
birisi para olmayınca akdedilmiş olan bu alım satım
muamelesine mukayaza (takas veya trampa) denilir. Bu akd çeşidi
Mecelle'de şöyle tarif edilmiştir: "Aynı, ayna yâni
gayri ez nakdeyn (altın ve gümüş başka ayn olan) mala mübadele
etmek (değişmek) tir ki, lisan-ı Türkîde (Türkçede)
trampa denilir (Mecelle, madde 122)

Mukayaza yoluyla yapılan alım satım
akdinde bedellerden her bir açıdan semen (para) bir açıdan da
mebî (satım akdine konu olan mal)dır. Dolayısıyla
alım satımda ödeme bakımından birisinin öbürüne
önceliği söz konusu değildir. Halbuki, para
karşılığı bir mal
satıldığında önce müşteriye parayı
ödemesi söylenir (el-Merğınânî, el-Hidâye, III, 272;
İbn Abidîn, Reddu'l-Muhtar, V, 272).

Mukayazada bedellerden her ikisi de mebî hükmünde
olduğu için onlarda mebîde bulunması gereken şartlar
aranır. Dolayısıyla, satım anında elde mevcut
olmalıdır, teslimi mümkün olmalıdır,
satışı dinen meşru olan mallardan olmalıdır,
v.s. Şayet bedellerden birisi, akitten sonra fakat henüz teslimden
evvel telef olursa, akit münfesih olur. Halbuki normal bir satım
akdinde para olan bedel teslimden önce telef olacak olsa, akit devam eder.
Müşteri, başka para ödemek durumunda olur. Ayrıca,
mukayaza yoluyla yapılan bir alış verişte ikale (karşılıklı
rıza ile akdi feshetmek)'nin caiz olması için bedellerin her
ikisinin de mevcut olması gerekir. Çünkü satılan malın
telef olması ikaleye engeldir (el-Merğınânî, a.g.e., III,
55; el-Mevsilî, el-İhtiyar li ta'lıli'l-MuXtâr, II, 12).

Birbirine borcu olan kişilerin borçlarını,
birbirine mukabil tutarak düşürmelerine de mukâsât denilir. Bu da
takas kelimesi ile aynı kökten gelir (Mukâsât için bkz. İbn
Abidin, Reddü'l-Muhtar,V, 266).

Hüseyin KAYAPINAR


Konular