Şamil | Kategoriler | Konular

Metruk hadis

METRUK HADİS

Vazgeçilmiş, terkedilmiş, kullanılmaz,
yalancılıkla itham edilen râvilerin bilinen kurallara muhalif
olarak rivayet ettikleri ve bu rivayetlerinde münferid kaldıkları
hadis. Râvinin hadiste yalanı görülmemiş olsa bile,
diğer konuşmalarında yalancılıkla tanınan,
fasıklığı açık olan veya vehim ve gaflet sahibi
bir kimse olması, rivayet ettiği hadisin metruk
sayılması için yeterlidir (İbn Ali et-Tehanevî, Keşşâfu
Istılahâti'l-Funûn, İstanbul 1984, I, 169; Suphi es-Salih,
Hadis İlimleri ve Hadis İstilahları, Terc. Yaşar
Kandemir, Ankara 1981, I74). İbni Hacer, metruk hadisi, cerh
sebeplerinde ikinci sırada zikreder (İbn Hacer el-Askalânî,
Nuhbetül-Fiker Şerhi, İstanbul 1306, 44-45). Suyütî,
hadisinde muhalefeti bulunmayıp sadece kizb ile itham olunan,
galatı, gaflet ve fıskıyla tanınan râvinin rivayet
ettiği hadise metruk demektedir. İbn Hacer'in ise sadece kizb
ile itham edilip teferrud eden raviyi metrûk saydığı (a.g.e.,
aynı yer) göz önünde bulundurulursa, İbn Hacer'in münker'in
içerisinde değerlendirdiği hadisleri Suyutî'nin metruk
hadislerden kabul ettiği anlaşılmaktadır.

Münekkidlerin, ravilerin cerhinde kullandıkları
"metrukül-hadis" tabiri, hadisi terkedilen râvileri belirtmek
için kullanılır. Bu tabir, yalan hadis uyduranlardan bir derece
sonra gelir ve "muttehemun bil-kizb" ile aynı seviyede
değerlendirilir (Talat Koçyiğit, Hadis
İstılahları, Ankara 1980, 221).

Metruk hadise misal olarak, Sadaka b. Musa ed-Dakîk'in;
senediyle merfu olarak rivayet ettiği; "

ARAPÇA "Ne bir hilekâr ne bir cimri ve ne de eli
altında bulundurduklarına kötü muamele yapan hiçbir kimse
Cennet'e giremeyecektir" hadisi gösterilir. Çünkü bu hadisi bu
tarik ile Sadaka'dan başkası rivâyet etmemiştir.
Ayrıca hem sadaka hem de şeyhi ferkad b. Yakub, Za'f ile itham
edilmiş kimselerdirler (Ahmed Naim, Tecrid-i Sarih Tercemesi,
Mukaddimesi,126).

Ömer TELLİOĞLU


Konular