Şamil | Kategoriler | Konular

Hasat satısı

HASAT SATIŞI

Bir malı, satış bedeli tarım
ürünlerinin hasadı zamanında ödemek üzere satmak. Burada,
satış bedelinin vadesinde bilinmezlik olduğu için satım
akdi fâsittir.

Bir satım akdinde anlaşmazlığa yol
açacak derecedeki bilinmezlik ya malda, ya satış bedelinde, ya
da va'dede olur. Satılan malın cins veya nev'ini yahut
markasını söylememek, bir sürüden yüz koyun karşılığında
bir gayrı menkulü satın almak, satış bedelini
buğdaylar biçildikten sonra ödemek üzere satış yapmak
gibi. Bu çeşit satışlarda satıcı ve
alıcı kendi menfaatine daha uygun olan ifa şeklini ister,
karşı taraf buna razı olmayabilir ve aralarında
anlaşmazlık çıkar. Bu yüzden Hz. Peygamber (s.a.s)
kendisinde garar (anlaşmazlığa düşürecek eksiklik)
bulunan satışları yasaklamıştır (eş-Şevkânî,
Neylu'l-Evtâr, V, 147).

Başka bir hadiste aym prensibin gereği olarak
devenin yavrusunu doğmadan önce satmak yasaklanmıştır
(Buhârî, Büyû, 61; Menâkıbu'l-Ensâr, 26; Selem, 8; Müslîm,
Büyü, 5, 6). Abdullah İbn Ömer'e göre, burada yasağın
sebebi akdin doğum zamanı gibi meçhul bir va'deye bağlanmasıdır.

Vadeli satışta, va'de tarihi olarak hasad
mevsimi, hacıların dönüşü harman sonu, meyvelerin
toplanması veya koyunların kırpılması gibi meçhul
tarihlerin belirlenmesi tarafları anlaşmazlığa düşürür.
Çünkü bu süreler uzayıp kısalmaya elverişlidir.

Ancak bir kimse böyle bir va'de ile satış
yapar, sonra taraflar hasad mevsimini, hacıların dönüşü
gibi tarihler gelmezden önce süreyi düşürür, yeni kesin bir
tarih üzerinde anlaşırlarsa satım akdi câiz olur.
Çünkü akdin fâsit oluşu, anlaşmazlık yüzündendir. Bu
da kesinleşmeden kalmış durumdadır. Burada bilinmezlik
akdin özünde olmayıp, dış özelliğindedir (İbnü'l
Hümâm, Fethu'l-Kâdir, V, 222 vd; es-Serahsî, el Mebsût; XIII, 26;
ez-Zühaylî, el-Fıkhu'l-İslâmî ve Edilletühu, IV, 454 vd).

Hamdi DÖNDÜREN


Konular