Şamil | Kategoriler | Konular

Halim

HALÎM

Yüce Allah'ın güzel isimlerinden biri. "İnsanın
kendisini veya yaratılışında mevcud olan öfke ve kızgınlığı
kontrol altına alması ve öfke anında, nefse hâkim olup aşırı
gitmemesi" manalarına gelen "hilim" kelimesinden türemiştir.

Sıfat olan "Halîm" kelimesi, Kur'an-ı
Kerim'de hem Allah Tealâ hakkında, hem de bazı peygamberler
hakkında kullanılmıştır. Mesela Allah Tealâ'nın
sıfatı olarak bu kelimenin geçtiği iki ayet şöyledir.
"Güzel bir söz (söylemek) ve affetmek, peşinden eziyet gelen
sadakadan iyidir. Allah herşeyden müstağnî ve halîmdir (ceza
vermekte acele etmez) (el-Bakara, 2/263). "Yedi gök, arz ve bunların
içinde bulunanlar, O'nu tesbih ederler. O'nu (Allah'ı) övgü ile (hamd
ile) tesbih etmeyen hiç bir şey yoktur. Ama siz onların
tesbihlerini anlamazsınız. O halîmdir, çok bağışlayıcıdır
(el İsrâ,17/44). Bunun gibi diğer ayeti kerimelerde yüce Allah
bazı konuları açıklayıp, kullarını inzar
ettikten sonra, onların her türlü işlerine vakıf
olduğunu, kalplerinden geçenleri bile bildiği halde (el-Ahzâb,
33/51), kullarına olan bağış ve merhameti sebebiyle
onları hemen cezalandırmadığını, tevbe
etmeleri için fırsat vererek kıyamete kadar mühlet verdiğine
işaretle kendisinin halim olduğunu hatırlatmaktadır.

İşte bu ayetlerden de
anlaşıldığı gibi, "Halîm" sıfatı
Allah Tealâ, hakkında kullanıldığında "isyanlarına
rağmen, âsileri, cezalandırmada aceleci olmayan, gazabı
kendisine galip gelmediği gibi, sapıkların düşüncesizlikleri
ve âsilerin isyanları kendisini öfkelendirmeyen, teennî ve af
sahibi" manalarına gelmektedir.

Öbür taraftan halîm sıfatı Kur'anı
Kerim'de sadece ban peygamberler hakkında kullanılmakta;
diğer insanlar için mevzu bahs edilmemektedir. Mesela Şuayb (a.s.)'a
kavmi şöyle seslenmektedir:"Ey Şuayb, dediler, senin
namazın mı sana, babalarımızın
tapdığı şeylerden, yahut mallarımız
üzerinde dilediğimizi yapmaktan vaz geçmemizi emrediyor? Çünkü
sen halîm (yumuşak huylu) akıllı birisin"
(Hud,11/87). Yine Kur'ân Hz. İbrahim'i de "içli ve halîm"
olarak vasıflandırırken (Hûd, 11/75) onun, Allah'dan bir
çocuk vermesini isteyip, dua ederek " Rabbim, bana iyilerden (bir
çocuk) lutfet!" dediği; bunun üzerine duasının kabul
edilerek ona Allah tarafından kendisi gibi halîm olan bir erkek
çocuk ihsan edildiği anlatılmaktadır (es-Saffât,
37/100-101).

Talat SAKALLI


Konular