Şamil | Kategoriler | Konular

Hafaza meleklerı

HAFAZA MELEKLERİ

İyi ve kötü her yapılanı gözetip hıfz
etmek ve korumakla görevli melekler. Hafaza ve hâfızîn, hâfız
kelimesinin çoğuludur.

Gözetlemeye memur melekler insandan hiç ayrılmaksızın
her an onu murakabe etmekte ve her hareketini yazmaktadırlar. Bütünüyle
bu işin nasıl olduğunu da bilemediğimiz gibi
keyfiyetini bilmekle de mükellef değiliz.

"Muhakkak sizin üzerinizde hafız (gözetleyici)
melekler var. Kiram (değerli) kâtipler var. Her ne yaparsanız
bilirler" (el-İnfitâr, 82/ 10, 11, 12).

"Hafızın" gözetleyici, amelleri
ezberleyen, muhafaza eden ve koruyan anlamında tefsîr edilmiştir.
Âyette hafaza melekleri "kirâmen" değerli, şerefli
sıfatlarıyla anılmıştır. Melekler Allah
katında şerefli ve değerlidirler (Taberî, Tefsîr, XXX,
88). Bu suretle kalplerde o şerefli meleklerin yanında utanma ve
toparlanma hissi uyarılmak istenmiştir. Zira insanoğlu yüksek
mevkide bulunanların huzurunda söz, hareket ve davranış
bakımından bir hata yapmamak hususunda son derece dikkatli ve
itinalı hareket eder. "Kirâmen" vasfıyla
anlatılan meleklerin her an ve her durumda kendilerini gözetlediğini
bilen kimselerde huy ve davranışlarını dikkatle ve güzel
bir şekilde yapmalarıdır.

Yaptığınız bütün işler
melekler tarafından muhafaza edilmektedir.

"Yaptığınız bütün hileleri
meleklerimiz kaydediyor" (Yûnus, 10/21).

"İnsanın arkasında ve önünde,
Allah'ın emriyle onu koruyan ve yaptıklarınızı
kaydeden melekler vardır" (er-Ra'd, 13/11).

Rasûlullah (s.a.s) hafaza meleklerinin vazifelerini
anlattığı bir hadiste şöyle buyurur: "Bir
müslüman bir rahatsızlığa düşünce Allah onu
koruyan hafaza meleklerine şöyle emreder: " Kulumun her gün ve
gecede yaptığı iyiliklerin sevabını ona bu
hastalık müddetince yazın" (Dârimî, Rikâk, 56).

Gece melekleri ile gündüz melekleri sabah ve ikindi
namazlarında bir araya gelirler. Allah bu meleklere "kullarım
ne yapıyorlar?" diye sorar. Melekler; "Onlara
vardığımızda namaz kılıyorlardı,
ayrıldığımızda da namaz
kılıyorlardı" derler (Buhârî, Ezân, 31, Mevâkit,
16, Nesâî, Salât, 21).

İnsanın sağ ve sol omuzlarında
bulunan hafaza melekleri insanın günah ve sevaplarını
kaydederler. Bu melekler insandan cima, helâ ve gusül anında bu
haller bitinceye kadar ayrılırlar. Hz. Peygamber (s.a.s) "Sizden
hela ve cima hali hariç ayrılmayan Kirâmen Kâtibin'e saygı gösterin.
İçinizden biri banyo yaptığında bir bez parçası
ile avret mahallini örtsün" Hz. Ali (r.a) da şöyle buyuru:
"Avret mahalli açık olduğu melek kişiye
yaklaşmaz" "Örtüsüz hamama girilince iki meleği
kişiye lanet eder" (Kurtubî, el-Câ'm'î !i-Ahkâmi'l Kur'ân,
XIX, 248).

Âlimler helâ ve cimâ halinde hafaza melekleri
bulunmadığından dolayı, konuşmayı câiz
görmemişlerdir.

Bazı âlimler kâfirlerin hafaza meleklerinin
olmayacağını, çünkü onların durumunun belli
olduğunu, amellerin yalnızca kötülük olduğunu,
sağlarında bulunan meleklerin mü'min olmadıklarından
hayır yapamayacağını ileri sürmüşlerdir.
Nitekim Allahu Teâlâ şöyle buyurur: "Mü'minler
alemetlerinden tanınırlar" (er-Rahman, 55/41).

Ancak genel olarak İslâm âlimleri kâfirlerin de
hafaza meleklerinin olduğunu kabul etmişlerdir. Allah Teâlâ:
"Kitabı solundan verilene gelince..." (el-Hâkka, 69/25)
"Kitabı arkasından verilene gelince..." (el-İnşikâk,
84/10) buyurmuştur. Bu âyetler kâfirlerin kitaplarında hafaza
melekleri tarafından yazıldığını gösterir.
Sağda bulunup hayır yazan melekler de kendisi bir şey
yazmasa da solda bulunan meleğe kâfirlerin kötülüklerini yazarken
şâhitlik yapar. (Kurtubî, a.g.e., XIX, 248).

Hz. Peygamber (s.a.s): "Allahu Teâla şöyle
buyurmuştur: "Kulum bir günah işlemeye karar verirse onun
cezasını yazmayın. Şayet o kötülüğü işlerse
ona bir günah yazın. Bir iyilik yapmaya karar verirse yapmasa bile
ona bir iyilik yazın. Yaparsa on iyilik yazın " der (Müslim,
İmân, 203).

Bu kudsî hadiste bildirilen karar vermek duygularla
ilgili bir özellik olduğu için bunu hafaza melekleri nasıl
tespit ederler meselesi tartışılmıştır. Bu
husus Şüfyan es-Sevrî'ye sorulunca şöyle cevaplandırmıştır:
"Kul iyiliğe karar verince ondan bir misk kokusu yükselir.
Kötülüğe karar verince de leş kokusu yükselir. Bunu melekler
duyar ve yazarlar" (Kurtubî, a.g.e., XIX, 248). Nitekim âyet-i
kerime de şöyle buyurulmuştur. "Hatırla ki (insanın)
sağındo ve solunda oturan, yaptıklarını tespit
eden iki melek vardır. İnsan bir söz söylemeye dursun, mutlak
onun yanında (hayır ve şerrini) görüp gözetlemeye hazır
bir (melek) vardır" (Kâf, 50/17, 18).

Hafaza melekleri, sağ ve sol tarafta bulunan
melekler Allah katında değerli, şereflidir. Kul helâ,
cimâ', banyo gibi avret mahallerinin açılmasına sebep olacak
hallerde olunca bu melekler geçici olarak ayrılır.

Zübeyr TEKKEŞİN


Konular