Şamil | Kategoriler | Konular

Hacc-ı ıfrad

HACC-I İFRÂD

Umreye niyet etmeksizin yapılan tek hac.

Mikat'ta Mekke'nin dışından gelen
kimsenin yalnız hac niyetiyle ihrama girip, kudûm tavafını
yaptıktan sonra hac ile ilgili menasik (ameller) bitinceye kadar
Mekke'de ihramlı olarak kalmasıdır. Bu hacda umre
bulunmayıp, tek bir hac yapılmış olduğundan, hacc
ı müfrîd ve hacc-ı ifrat diye adlandırılır.

Hace-ı ifrat yapmak isteyenler şöyle niyet
ederler:

(Allahümme innî ürîdü'l-hacce feyessirhü lî ve
tekabbelhü minnî)

"Allah'ım senin rızanı kazanmak için
haccetmek istiyorum. O'nu ifa etmeyi benim için kolaylaştır ve
benden kabul eyle" diyerek yalnız hacca niyet eder. Gerekli
temizlik yapıldıktan sonra ihrama girer, sonra iki rekât namaz
kılar. Birinci rekâtla Fatihadan sonra Kâfirûn: İkinci rekâtta
ise Fatihadan sonra İhlas suresinin okunması efdaldir.
İhrama girildikten sonra şöyle telbiye getirilir:

"Lebbeyk Allahümme lebbeyk, lebbeyke lâ şerîke
leke lebbeyk İnne'lhamde ve'n-ni'mete leke ve'l-mülk. Lâ şerîke
lek"

"Tekrar tekrar icabet sana yâ Rabbi, tekrar
icâbet sana... tekrar icabet sana... senin ortağın yoktur.
Tekrar icabet sana... Hiç şüphe yok ki hamd ve nimet sana mahsustur.
Mülk de senindir, senin ortağın yoktur." Erkekler bunu yüksek
sesle söylerler ve bu arada Peygamber (s.a.s)'e alçak sesle salâvat
getirirler. Kadınlar ise, telbiye, diğer dua ve zikirlerde
seslerini yükseltmezler, hafif sesli olarak yaparlar. Artık niyet ve
telbiyenin yapılmasıyla ihrama girilmiş ve ihramın
yasakları başlamış demektir. Bundan böyle ihramdan çıkıncaya
kadar ihramlıya yasaklanmış olan fiil ve
davranışlardan sakınmak gerekir.

İfrat veya Kırân haccı yapmak üzere
Mekke'nin haricinden gelenler Kudûm tavafı yaparlar. Bu Mekke'ye
varış tavafı demektir. Sadece umre veya temettû haccı
yapanlar ile Mîkat sınırları içerisinde bulunanlar kudûm
tavafında bulunmazlar. Bu, uzaktan gelenler için sünnet olup
Mekke'lilere sünnet değildir. Hacc-ı ifrâd yapan kişinin
kudûm tavafından sonra efdal olan hemen sa'y etmemesi, bunu ziyaret
tavafından sonraya bırakmasıdır.

Kudûm Tavafı Nasıl Yapılır:

İfrat haccı yapmak üzere yalnız hac için
ihrama girmiş olanlar:

"Allahümme innî ürîdü tavâfe
beytike'l-harâm. Feyessirhû li ve tekabbelhu minnî seb'ate eşvâtın
tavâfe'l-kudûmi lillâhi teâlâ azze ve celle."

"Allah'ım, rızan için "kudûm
tavafını" yapmak istiyorum. Onu bana kolaylaştır
ve benden kabul eyle" diye niyet ederek tavafı şöyle yapar:
Abdestli olarak Hacerü'l-esved'i selâmladıktan sonra Kâbe'yi sola
alıp, Beytin kapısına doğru gitmek suretiyle
altın oluk tarafında bulunan yarım daire şeklindeki
Hatîm'in dışından olmak üzere yedi defa sünnet ve adabına
uygun bir şekilde Kâbe'yi tavaf eder. Bu tavafların herbirine
"şavt" denir. Tavaf esnasında tekbir ve tehlil
getirerek eller kaldırılıp hacerü'l esved'e sürülür ve
mümkün ise öpülür. Bunlar mümkün olmazsa karşıdan el sürme
işareti yapılır. Buna "istilâm" (selâmlama)
denir. Bu şekilde yedi şavt bir tavaf sayılır.
Eğer bu tavaftan sonra vacib olan sa'yi yapmak isterse üç
şavtta hızlı adımlarla çalımlı şekilde
seğirtmek demek olan "remel" yapması müstehab olur.
Sa'yi ziyaret tavafından sonraya bırakacak olursa remel yapmaz.
Her tavaftan sonra iki rekât namaz kılmak vacibdir. Bu namaz mümkünse
Makâm-ı İbrahim'de kılınır.

Hacc-ı ifrâtta, müfrîd (ifrâd haccı yapan)
hacdan önce umre yapmaz, sadece kudûm tavafı yapar; bundan sonra
"sa'y" yapsa bile tıraş olup ihramdan çıkmaz.
İhramlı olarak Mekke'de Zilhicce ayının sekizinci günü
(terviye günü) güneş doğduktan sonra telbiye, tekbir ve
tehlil yaparak Minâ'ya hacılarla hareket eder. Terviye günü öğle
namazından, arefe günü sabah namazına kadar ki beş vakit
namazı Minâ'da (Hayf Mescidi'nde) kılmak ve orada gecelemek sünnettir.

Zilhicce'nin dokuzuncu arefe günü sabah namazından
sonra vakfe yapmak üzere Arafât'a çıkılır. Vakfe, arefe
günü zevâl vaktinden başlar, bayramın birinci günü fecir doğunca
ya kadar devam eder. Burada gerekli ibadet yerine getirilerek, güneş
battıktan sonra Müzdelife'ye hareket edilir. Arafat'ta vakfe yapmak
haccın bir rüknü olup, farzdır. Müzdelife'de geceyi geçirmek
ise vacibdir. Burada şeytan taşlamada kullanılmak üzere
yetmiş adet taş toplanır. Bayramın birinci günü
sabah namazından sonra Minâ'ya gelindiğinde abdest
alınır ve zevalden önce Akabe Cemresi'ne gidilir; tekbir
getirilerek yedi taş atılır: "Bismillah, Allahü Ekber,
rağmen li'ş-şeytân ve hizbihi" duası taş
atılırken okunur. İlk taşın atılmasıyla
telbiyeye son verilir.

İfrat haccı yapan kişi vacib olan
kurbanı kesmez. İsterse nafile olmak üzere kesebilir. Çünkü
kurban kesmek onun için vacib değildir.

Akabe Cemresine taşları attıktan sonra
tıraş olur. Saçların en az dörtte birinin tıraş
edilmesi veya uçlarından parmak ucu kadar kestirilmesi gerekir.
Tıraş olmak efdâldir. Bu ise sünnete daha uygundur. Kadınlar
hakkında tıraş yok, saçlarının uçlarından
kırpma vardır. Tıraş olmak veya saçları
kısaltmakla ihramdan çıkılmış olur.
Tıraştan sonra kadınlara yaklaşmanın
dışında haram olan şeyler helâl olur. Böylece vacib
olan tıraş işi tamamlanmış demektir.,

Bundan sonra farz olan Ziyaret tavafı
yapılır. Bu tavafı bayramın üç gününde yapmak
vacibdir. Tavafın kendisi ise farzdır. Buna "tavaf-ı
ifada" da denir. İşte haccın iki rüknünden biri bu
tavaftır ki, dört şavtı farzdır.

Daha önce sa'y etmemiş olanlar ziyaret
tavafından sonra haccın sa'yini yaparlar. Önceden sa'yetmiş
olanların ziyaret tavafından sonra sa'y etmeleri gerekmez.
Sa'yetmek vacib olup, Safâdan başlayıp Merve'ye dört ve
Merve'den Safâ'ya üç defa gidip gelmektir. Bu yedi geliş ve
gidişe "sa'y" denir. Erkekler sa'yin belirli bir yerin de
safa ile merve arasında "hervele" yaparlar, yani
hızlı adımlarla yürürler veya koşarlar. Sonra yine
normal yürüyüşlerine devam ederler.

Bu görevler yerine getirildikten sonra Minâ'ya
dönülür. Şeytan taşlanan günlerde Minâ'da gecelemek
sünnettir. Başka yerde gecelemek ise mekruhtur. Bayramın ikinci
ve üçüncü günlerinde zeval vaktinden sonra sıra ile küçük,
orta ve akabe cemrelerine yedişer taş atılır.
İsteyen üçüncü günü taşlar atıldıktan sonra, güneş
batmadan önce Minâ'dan ayrılıp Mekke'ye dönüş yapabilir.
Buna "İlk Nefîr" denir. Dileyen Bayramın dördüncü
günü her üç cemreye sıra ile o günde yedişer taş atar.
Ancak dördüncü gün taşların zevaldan önce atılması
da caizdir. Bu taşlar atıldıktan sonra Minâ'da kalınmaz,
Mekke'ye inilir. Buna da "İkinci Nefîr" denir.

Mekke dışından gelenler için Veda Tavafı
veya Sader Tavafı yapmak vacibdir. Ancak Remel yapılmaz.

Ahmet ŞEN


Konular