Şamil | Kategoriler | Konular

Hablullah

HABLULLAH

Allah'ın ipi, zimmeti. Hablullah tâbiri
Kur'ân'da Allah'a izafe edilerek yalnız bir yerde geçmektedir. Habl;
ip mânâsınadır. Aynı zamanda bu kelime Allah'a verilen söz,
zimmet, güvenme, ağırlık, ulaşma, ulaştırma
ve sebep anlamlarına gelir.

Cenâb-ı Hak, Hz. Peygamber'e bir takım
emirler vermekle, Ehl-i Kitaba karşı tavrını
koymasını istemekte ve onlara cevap vermesini emir
buyurmaktadır. Sonra Allah (c.c) mü'minleri ele almakta, onların
ehl-i kitab'tan bir gruba uydukları takdirde tekrar küfre
dönebilecekleri tehlikesine dikkat çekmekte.... Söz ehli kitabı ve
mü'minleri hedef almakta ve neticede, "Hep birlikte Allah'ın
ipine (Kur'an'a, İslâm'a) sımsıkı
yapışın, parçalanmayın" (Âlu İmrân,
3/103) denilmektedir. Bu âyetten açıkça anlaşılmaktadır
ki, "hablullah"tan kasıt evvelemirde Kur'ân ve onun,
teklif ettiği din olan İslâm'dır. İnsanlar ancak Kur'ân'a
ve İslâm'a sımsıkı sarıldıkları
takdirde parçalanmaktan uzak durabilirler.

Dar bir yolda, bir patikada yürüyen kimsenin ayağının
kaymasından korkulur. Ama ö kişi, iki tarafı sâbitleştirilmiş
bir ipe (bağa) tutunarak yürürse korkusuzca yoluna devam eder.

İşte aynı şekilde Hakk'ın yolu
da çok ince bir yoldur. Birçokları o yolda yürürken kayabilirler.
Hak yolda yürümek için de Allah'ın açıklamasına ve
O'nun rehberliğine ihtiyaç vardır. Öyleyse burada bağ (habl)
kavramı, din yolunu takip ederek kendisiyle amaçlanan yere ulaşmamız
imkânını bahşeden herşey için kullanılır.
"Meğer ki Allah'ın ahdine ve mü minlerin ahdine sığınmış
olsunlar" (Âlu İmrân, 3/112) âyetinde geçen "habl",
ahd (söz), bağ olarak tefsir edilmiştir. Çünkü ahd, bağ
gibi amaçlanan yere giderken kişiden korkuyu gidermektedir (Fahreddin
er-Razî, Mefatihu'l-Gayb, 8/162).

Buradaki (habl) kelimesi bazılarına göre
Allah'ın insanlara gönderdiği din anlamına gelmektedir (Tefsîru'l-Celâleyn).

Bundan başka, âyette "hablullah" ile
kasdedilen şeyin Kur'ân-ı Kerîm olduğu birçok müfessir
tarafından beyan edilmiştir. Bu müfessirler görüşlerine
delil olarak şu hadîsleri zikrederler:

1- Zeyd b. Erkâm'dan gelen bir rivâyete göre
Peygamberimiz (s.a.s) şöyle buyurdu: "Dikkat edin, ben sizin
aranızda iki ağır yük bırakıyorum. Bunların
biri Allah'ın kitâbdır. O, Allah'ın ipidir. Her kim ona tâbi
olur sa doğru yolda ve kim de onu terkederse dalâlette (sapıklıkta)
olur" (Müslim, Faadailü's-ashab, 37).

2- Peygamberimiz (s.a.s) Kur'ân hakkında; "Bu
Kur'an hablullahtır, nurdur ve faydalı bir şifadır.
Kendisine yapışanı korur; ona uyanı kurtuluşa götürür..."
buyurmuştur (Dârımî, Fezailü'l-Kur'an, I).

3- Diğer bir rivâyette de yine Kur'ân-ı Kerîm'in
Allah'ın ipi olduğu vurgulanarak şöyle denilmektedir:
"Allah'ın kitâbı (Kur'ân) gökten yere uzatılmış
bir iptir, yani hablullahtır" (Ahmed b. Hanbel, II/17, 26).
Zemahşerî, âyetin anlamını, "Allah'a güveniniz de
ve O'ndan yardım isteğinizde bir olunuz, ayrılıp
dağılmayınız veya, Allah'ın kullarına olan
ahdine sarılmada bir olunuz, ki, bu ahd iman ve tâattir"
şeklinde tefsir eder. Veya Hz. Peygamber, "Kur'ân Allah'ın
sağlam bir bağıdır" dediği için buradaki
habl'den maksat "Allah'ın kitabıdır, yani Kur'an
dır" (Zemahşerî, Keşşâf, I, 191).

Üstad Mevdûdî de hablullah'ı, Allah
tarafından belirlenen bir hayat tarzı olarak ele almakta ve onun
sayesinde insanların Allah'la olan ilişkilerinin sağlam
olacağını ve aynı zamanda onları birbirine
bağlayacağını açıklamaktadır (Mevdûdî,
Tefhim'ul-Kur'an, I, 218).

Dursun Ali TÜRKMEN


Konular