Şamil | Kategoriler | Konular

Benu mustalik gazvesi

BENU MUSTALİK GAZVESİ

Hicretin beşinci yılında yapılan ve
Peygamberimiz (s.a.s.)'in bizzat ordu kumandanı olarak
katıldığı gazve. Bu gazveye "müreysi' gazvesi"
de denilir. Mustalikoğulları Huzaa kabîlesine mensup küçük
bir obadır. "Müreysi" ise, bu kabilenin çevresinde
konakladığı bir kuyunun adıdır.

Mustalikoğulları'nın başkanı Hâris
b. Ebi Dırar söz geçirebildiği kabileleri ve kendi
obasını müslümanlarla savaşmaya teşvik edip bölgede
İslâm'ın yayılmasını engellemek maksadıyla
silâh ve harp malzemesi satın alıyor, hazırlıklar
yapıyordu.

Peygamberimiz (s.a.s.) Hâris'in hazırlığını
haber aldı. Durumla ilgili olarak bilgi sahibi olmak için Büreyde
b. Husayb'ı Mustalikoğulları'nın obasına gönderdi.
Büreyde, Mustalikoğulları'nın durumunu öğrenebilmek
ve bu adamların şerrinden emin olabilmek için gerektiğinde
Peygamberimiz hakkında ileri geri konuşabilecekti. Ona bu izni
bizzat Peygamber Efendimiz vermişti.

Mustalikoğulları, Büreyde'ye Peygamberimiz
hakkında sorular sordular. Büreyde onların niyetlerinin ciddi
olduğunu anlayınca, kavmiyle birlikte kendilerine yardım
edeceğini ve müslümanların köklerinin kazınması
gerektiğini, kendisinin düşüncesinin de bu olduğunu
onlara anlatıp durdu. Kavmini toplayarak yardıma gelmek
bahanesiyle Mustalikoğulları'nın yurdundan
ayrılıp acele Medine'ye döndü. Onların bu haince tutumunu
ve tavrını Resulullah'a anlattı.

Hz. Peygamber (s.a.s.) durumu öğrendikten sonra
ashabdan bazılarıyla istişare etti. Yedi yüz kişilik
kuvvet hazırlayarak yola çıktı. Birliğin içinde
münafıklar da yer alıyordu. Peygamber Efendimiz gidilecek yeri
gizli tutup ters bir istikamette yola çıktı. Gün boyunca
Şam'a doğru kuzey istikametinde yol aldı. Akşam
olduğu yerde konakladı. Daha sonra Tihame tarafına
doğru süratle yol aldı.

Yolda Mustalikoğulları adına casusluk
yapan bir adam yakalandı. Casus, Mustalikoğulları
hakkında bilgisinin olmadığını belirtti.
Sıkıştırılınca Mustalikoğulları
adına casusluk yaptığını itiraf etti, ona müslüman
olması teklif edildiği halde o buna yanaşmayıp kabîlesinin
alacağı tavra göre hareket edebileceğini belirtti. Bu
nedenle boynu vuruldu.

Mustalikoğulları, casuslarının
yakalandığını ve öldürüldüğünü öğrenince
telaşlandılar, ne yapacaklarını
şaşırdılar. Bu arada kendilerine yardıma gelen
diğer İslâm düşmanı kabileler de
dağılınca yapayalnız kaldılar. Resulullah (s.a.s.)
Müreysi kuyusu başında karargâhını kurdu.
Birliğini savaş düzenine koyduktan sonra saldırı için
uygun bir zamanı beklemeye başladı.
Mustalikoğulları'na müslüman olmaları canlarını,
mallarını ancak böyle koruyabilecekleri hatırlatıldı.
Onlar, bu teklifi kabul etmeyerek, müslümanlara ok atmaya başladılar.
Hayvanlarının su başında bulunduğu. kendilerinin
gafil olduğu bir anda geceleyin ansızın baskın
yapıldı. Mustalikoğulları kaçmaya fırsat
bulamadan kıskıvrak yakalandılar. Erkekleri,
kadınları ve çocukları esir edildi. Malları ganimet
olarak müslümanların ellerine geçti. İçlerinden on iki kişi
de öldürüldü.

Ganimet malı olarak müslümanların eline iki
bin deve, beş bin davar geçti. Ganimetin beşte biri Beytü'l-Mâl'e
ayrıldı. Geriye kalan beşte dörtlük oran savaşa
katılanlar arasında paylaştırıldı.

Cemil ÇİFTÇİ


Konular