Şamil | Kategoriler | Konular

Ba'su bade'l-mevt

BA'SU BÂDE'L-MEVT

Öldükten sonra tekrar dirilmek.

Buna "haşr-ı ecsâd (cesedlerin birleşmesi)
neş'e-i uhrâ (ikinci yaratılış) da denir. Bu dirilme
İsrafil (a.s.)'ın sûra ikinci defa üflemesiyle olacaktır.
Buna iman etmek İslâmî akîde gereğidir. Kur'an-ı Kerîm'de
"Sonra sûra bir defa daha üflenecektir. Bir de görürsün ki
insanlar kabirlerinden doğrulmuş bakıyorlar. " (ez-Zümer,
39/68) buyurulur. O zaman Allah Teâlâ insanların dağılan
parçalarının aslî uzuv ve parçalarını bir araya
getirecek ve Âlem-i Berzah*'da bulunan ruhlarını bedenlerine
iade ederek diriltecektir.

Öldükten sonra dirilmenin vukû bulacağını
Allah ve Resulu haber vermektedir. Bu konuda akıl, ilim ve duygularla
bilgi elde edilemez. Fakat bunlar öldükten sonra dirilmenin vukû
bulmayacağını da ispat edemez. Öyle ise öldükten sonra
dirilme aklen mümkündür. Aklen mümkün olan bir şey hakkında
nass* varid olunca artık ona inanmak gerekir.

Kur'an-ı Kerîm öldükten sonra dirilme üzerinde
çok durur. Çünkü Mekke müşrikleri bunu bir türlü kabul
edemiyorlar ve şiddetle karşı çıkıyorlardı.
Kur'an-ı Kerim'de ifade edildiği gibi: "Hayat ancak dünya
hayatıdır. Biz tekrar diriltilecek değiliz. " (el-En'am,
6/28) diyorlardı. Kur'anı Kerim öldükten sonra dirilmenin
olacağını sadece haber vermekle yetinmez, ispat etmek için
bir takım aklî deliller de getirir. Bunlardan bir kısmı
şöyledir:

1-Bir şeyin benzeri ve örneği yok iken onu
ilk defa yaratan, öldükten sonra tekrar benzerini meydana getirmeye
elbette kadirdir. "Bütün varlıkları yoktan var eden ve
sonra da tekrar diriltecek olan Allah'tır. Bu, O'na pek kolaydır.
" (er-Rum, 30/27). Halef oğlu Ubey bir gün Hz. Peygamber (s.a.s.)'e
geldi. Elinde bulunan çürümüş bir kemiği ufalayarak:

"Böyle çürüdükten sonra bunu tekrar kim
diriltecek?" dedi. Bunun üzerine aşağıdaki ayetler
indi: "İnsan kendisini bir damla sudan
yarattığımızı görmez mi ki, hemen apaçık
bir hasım kesilir. Yarattığımızı unutarak
bize misal getirir ve "çürümüş kemikleri kim
diriltecekmiş" der. De ki:

"Onları ilk defa yaratan diriltecektir. O, bütün
yaratılanları çok iyi bilir. " (Yâsîn, 36/77-79;
İbn Kesîr, Tefsîru'l-Kur'ani'l-Azîm, IV, 581).

Bu ve benzer ayet-i kerimelerde öldükten sonra
dirilme ispat edilirken ilk yaratılıştan hareket
edilmiş, örneği ve benzeri yok iken ilk defa yaratmanın güçlüğü
yanında ikinci defa benzerini yaratmanın daha kolay
olduğuna dikkat çekilmiş, âlemi ilk defa yoktan var eden yüce
Allah'ın, ölüleri tekrar diriltmeye haydi haydi kadir olacağı
vurgulanmıştır.

2-Uyku küçük ölüm sayıldığı
gibi uyanma da küçük hayat sayılır. İnsanlar uykudan
sonra uyandıkları gibi öldükten sonra da dirileceklerdir. (el-En'am,
6/60).

3- Yağmursuzluk ve kuraklık sebebiyle yeryüzündeki
bitkiler ve yeşillikler kururlar. Sonra yağmur yağınca
ya da sulanınca tekrar canlılık kazanırlar. "Yeryüzünü
kupkuru görürsün. Üzerine su indirdiğimiz zaman harekete geçip
dirilir. Bu, Allah'ın delillerindendir. Şüphesiz toprağa
can veren Allah, ölüleri de diriltir. Muhakkak o, herşeye kadirdir.
" (Fussilet, 41/39). "Sen yeryüzünü kupkuru görürsün.
Fakat, biz, oraya su indirdiğimiz zaman harekete geçer kabarır
her çeşit güzel bitkiler bitirir. İşte bütün bunlar
delildir ki, Allah haktır, ölüleri diriltecektir. Allah herşeye
kadirdir, kıyamet kopacaktır, bunda şüphe yoktur. Allah
kabirlerdekileri kaldıracaktır. " (el-Hacc, 22/5-7).

4- Adem (a.s.)'ı topraktan yaratıp neslini
meniden yaratan kudret, öldükten sonra diriltmeye de kadirdir. Kur'an-ı
Kerîm'de: "Ey insanlar! Eğer tekrar diriltilmemizden şüphe
ediyorsanız, ilk yaratılışınızı bir
hatırlayın. Yaratmadaki kudretimizi açıkça göstermek
iççin biz sizin aslınızı topraktan,sonra onun neslini
nutfe (meni) den yarattık. " (el-Hacc, 22/5).

5- Göklerin ve yerin yaratılması öldükten
sonra insanların tekrar diriltilmesinden daha güçtür. Allah
Teâlâ şöyle buyurur: "Şüphesiz göklerin ve yerin yaratılması,
insanların (ikinci defa) yaratılmasından daha büyük bir iştir.
Fakat insanların çoğu bunu bilmezler. " (Mü'min, 40/57).

6- Kur'an-ı Kerîm'de öldükten sonra dirilme
hakkında geçmişte vuku bulmuş misaller de verilmiştir.
Kehf suresinde anlatılan Ashabu'l-Kehf* hadisesi, Bakara suresinin
ikiyüz altmışıncı ayetinde anlatılan Hz.
İbrahim (a.s.)'in paramparça ettiği dört kuşun tekrar
diriltilmesi hadisesi, aynı surenin ikiyüzellidokuzuncu ayetinde
anlatılan -tefsirlerin belirttiğine göre Üzeyir (a.s.)
hadisesi bunlara misaldir.

Bunların dışında başka
deliller de vardır. Hz. Ali öldükten sonra dirilmeyi inkâr eden
birine: "Benim dediğim olursa sen zararlı çıkarsın,
fakat senin dediğin çıkarsa ben bir şey kaybetmem"
diye cevap vermiştir. Mevlâna hazretleri de: "Toprağa
hangi tohum atılmıştır da bitmemiştir?
İnsanların tekrar dirileceğinden niçin şüphe
ediyorsunuz?" demiştir. (Ayr. bk: Ba's)

Durak PUSMAZ


Konular