Şamil | Kategoriler | Konular

Ahfad

AHFÂD

Torunlar. "Hafîd" kelimesinin çoğulu
olup, bir kimsenin sonuna kadar olacak çocuklarını ihtiva eder.
Şöyle ki, oğul ve kızların çocukları ve bu
torunların çocukları. Sonuna kadar hepsi ahfâddır.

İslâm hukukunda ahfâd'a dair muhtelif
meselelerde bazı hükümler vardır. Meselâ vakıf konusunda,
ahfâda dair hükümlerden bazıları şöyle sıralanabilir.
Birisi yaptığı vakfın gelirini "evlâdıma
şart ettim" dese, bu vakıf sadece o kişinin çocuklarını
kapsar, torunlarına şâmil olmaz. Başka bir görüşe göre
bu şart ahfâda da şâmildir.

Vakfedenin sözünde evlâd tabirinin, ahfâda da
şâmil olduğuna dalâlet eden bir delil, bir karine bulunursa bu
vakıfa ahfâd da dahil olur. Bu konuda da âlimler arasında
ihtilaf yoktur. Meselâ vakıf yapan kişi, "vakfımın
gelirini, nesiller boyunca evlâdıma şart ettim" dese, bu
vakfın içine ahfâd da dahil olur (Ömer Nasuhî Bilmen, Hukuk-ı
İslamiyye ve Istılahat-ı Fıkhiyye Kamusu, I, 360)

Nikâh konusunda ahfâdın hükmü ise, kişinin
kesinlikle, erkek olsun kadın olsun, bunlarla evlenememesidir. Böyle
bir evlilik dinen haram ve yapılan akid de bâtıldır. Ahfâd
kişinin furû'una girdiğinden nesebî yakınlığı
dolayısıyla evlenmesi yasak olan zümreler içinde sayılmıştır.

Aynı şekilde ahfâd furû' içinde yer aldığından,
kişi kendi ahfâdına zekât veremez.

Miras konusunda ise, evlâd var iken ahfâd hacb*edilir.
Yani ölen kişinin mirasına önce evlâtları, şayet
bunlar öldüyse, bunların çocukları, yani torunlar, belli
esaslar ve usûller dahilinde mirasçı olurlar.

Öbür taraftan muhtaç olan baba, dede ve annelerin
nafakaları da evlâd veya ahfâd üzerinedir. Fakat muhtaç olan bir
kişinin oğlu veya kızı varsa, bu durumda ahfâdının
bu kişiye nafaka vermesi gerekmez. (Bilmen, a.g.e. II, 500 vd.)

Talat SAKALLI


Konular