Şamil | Kategoriler | Konular

ıpeklı gıyınmek

İPEKLİ GİYİNMEK

İpek, ipek böceği adıyla
anıları ve dut yaprağı ile beslenen bir
tırtıl tarafında salgılanan maddedir. İpek böceği
tırtılının salgıladığı bu madde
havaya değince katılaşarak ipek teli haline gelir. İslâm
dini; ipekli kumaşlar hakkında bazı ölçüler ortaya koymuştur.
Dinimizde, halis ipek veya malzemesinin çoğu ipekten olan giyecek, süs
ve eşyasını erkeğin kullanması haram iken bunlar
kadına helâldir. Yine İslâm, sağlık durumundan
dolayı, bir ihtiyaca dayandığı takdirde ipekli giymeye
müsaade etmiştir. Sahih-i Buhârî'de rivayet edilen bir hadise
göre, Hz. Muhammed (s.a.s) Abdurrahman b. Avf ve Zübeyr b. el-Avvam'ın
cilt hastalıkları sebebiyle ipekli giymelerine izin
vermiştir (Buhârî, Cihâd, 91; Libâs, 29). Diğer bir hadise göre
de, ipek giyilmesinin yanısıra ipek sergi üzerinde oturmak da
yasaklanmıştır. Sahabeden Huzeyfe (r.a) şöyle diyor:
"Resulullah (s.a.s) bizim, altın ve gümüş kaptan yiyip içmemizi,
ipek giymemizi ve ipek sergi üzerinde oturmamızı yasakladı
ve şöyle buyurdu: "Bunlar dünyada onlar (kâfirler), ahirette
ise bizim içindir" (Buhârî, Eşribe, 28; Müslim, Libâs,
4-5).

Hz. Peygamber (s.a.s), bir defasında ipekli bir
kumaş alarak sağ tarafına koymuş, bir altın parçası
da alıp sol tarafına koymuş, sonra bunlara işaret
ederek "İşte bu ikisi de ümmetimin erkeklerine haramdır"
buyurmuştu (Ebu Dâvûd, Libâs, 4, 9, 11).

Yine Peygamber Efendimize siyerâ diye anılan
ipekli kumaştan yapılmış, yol yol sarı çubuklu,
altlı üstlü bir elbise hediye edilmişti. Hz. Peygamber (s.a.s)
bu elbiseyi Hz. Ali'ye gönderdi. Hz. Ali'nin onu giydiğini görünce,
peygamberimizin yüzünde kızgınlık alâmeti belirdi.
"Ben onu sana giymen için göndermedim" buyurdu.

Bunun üzerine Hz. Ali onu parçalara ayırıp
ehl-i beyt kadınları arasında bölüştürdü (M. Asım
Köksal, Hz. Muhammed ve İslâmiyet, İstanbul, ts., XI, 139).

Hz. Peygamber, erkekler için yasakladığı
halis ipekli giyecekleri çocuklar üzerinde görünce memnuniyetsizliğini
ortaya koyup onlara müdahale ederek değiştirmelerini
sağlardı.

Ancak İslâm hukukçuları, erkeklere haram
olan altın ve ipeklinin, erkek çocuklarına mekruh olduğunu
bildirmişlerdir.

Erkekler için elbiselerinin bir kısmının
ipekli ya da ipek işlemeli olmasında sakınca yoktur.
İpekten mamul takkelerin kullanılması mekruhtur. Bir
kısmı ipekten dokunmuş olan bir seccade üzerinde namaz kılınabilir.
Yine Ebû Hanîfe'ye göre yüzleri ipek kumaştan yapılan
minderler üzerinde oturmak ve yataklarda yatmak da caizdir.
İpeğin bayrak, alem, flama olarak kullanılmasına izin
verilmiştir. Ayrıca Ebû Yusuf ve İmam Muhammed, savaş
sırasında ipekli elbisenin giyilmesinin helâl olduğunu,
çünkü böyle bir giysinin kişiyi düşmana heybetli göstereceğini
ifade etmişlerdir.

İslâm dini, kadının doğuştan
süs ve ziynet eşyasına karşı sevgisini gözönüne
alarak; erkekleri yoldan çıkarma ve şehveti kamçılama
yolunda kullanmamak şartıyla, erkeklere
uyguladığı haram hükmünden kadınları istisna
etmiştir. Zira kadını süsten, ziynetten menetmek, onun fıtratına
ters düşer ve ağır gelir.

Kadınların, tenlerini göstermeyecek kalınlıkta
olmak şartıyla, her türlü ipekli kumaşı giymelerinde
bir sakınca yoktur. Kibirlenme ve başka kadınlara
karşı böbürlenme hevesi gütmeksizin bir kadının
ipekli giymesi caizdir (İpekli giyinmekle ilgili hadisler için bk.
ez-Zebîdî, Sahih-i Buhâri Muhtasarı Tecrid-i Sarîh Tercemesi,
Ahmet Naim, Ankara 1983, Hadis no: 245, 483, 619, 1139, 1229, 1230, 1345,
1859, 1892, 1946, 1947, 1948).

Mefail HIZLI


Konular