Şamil | Kategoriler | Konular

ıare

İÂRE

Ödünç verme, nöbetleşme, birbirinden alma, süratle
gidip gelme.

Karşılıksız olarak ve dönülebilecek
şekilde bir kişiye sözleşme esnasında
faydalanması için verilen mal anlamında bir fıkıh
terimi.

Ödünç verme akdi, tarafların sözlü ifadeleri
(icab-kabul) veya karşılıklı olarak alıp verme
yoluyla yapılır. Ödünç vermenin sıhhatli olabilmesi için
gerekli şartlar şunlardır:

1- Ödünç veren ve alan kişiler akıllı
veya mümeyyiz olmalıdırlar. Mümeyyiz olmayan çocuğun
veya delinin ödünç alıp vermesi câiz değildir. Çocuğun
bâliğ olması şart değildir (elKâsani,
Bedâyiu's-Sanâyi, VI, 214).

2- Ödünç verenin izni, ödünç alanın
kabzı olmalıdır. Kabzedilmeyen bir mal ödünç verilmiş
olmaz.

3- Ödünç veren, verdiği malın menfaatine
sahip olmalıdır.

4- Ödünç veren, ödünç vermeye zorlanmamış
olmalıdır.

5- Ödünç verilen mal, helâk edilmeden faydalanmaya
elverişli olmalıdır.

6- Ödünç verme akdinde, zaman yer, ne yönden ve
kimlerin yararlanacağı belirtilir veya belirtilmez.
Belirtilmemiş ise ödünç alan o malı istediği zaman,
dilediği yerde ve arzu ettiği şekilde kullanabilir ve
istediği kimseye ödünç olarak da verilebilir. şayet sözleşme
esnasında zaman, mekân, faydalanma bekli ve faydalanacak kişiler
sınırlandırılmış ise, ödünç olarak da
verilebilir. Şayet sözleşme esnasında zaman, mekân,
faydalanma şekli ve faydalanacak kişiler
sınırlandırılmış ise, ödünç alanın
buna uyması gereklidir. Malı ödünç alanın bir
hatası olmaksızın zayi olursa ödünç alanın bunu
tazmin etmesi gerekmez.

Şâmil İA


Konular