Şamil | Kategoriler | Konular

Ayn

AYN

Aslı, kendisi, bir şeyin eşi,
tıpkısı; göz, kaynak, pınar. Arapça bir kelime olup,
çoğulu âyân ve uyûn gelir. Dış âlemde var olan maddî
şeyler. Geniş anlamda ayn; nakit paradan başka edinilebilen
maddî servet unsurları demektir. Ayn; muayyen ve müşahhas olan
şey anlamına da gelir. Meselâ; bir ev, bir at, bir sandalye,
meydanda mevcut olan bir yığın buğday ve bir miktar
para gibi (Mecelle, mad. 159)

Aynen Edâ: Mal olarak doğan borcu, nakitle
değil de yine aynı cins malla ödemek, demektir.

Aynen Mübâdele (Trampa): Malın malla
değiştirilmesidir.

Aynen Taksim: Mülkün sadece kâğıt
üzerinde ve pay olarak taksimi yerine, fizikî olarak da taksimi. Böyle
bir taksimin mümkün olup olmaması taksim ve izâle-i şüyû
davalarında önemlidir.

Aynî Hak: Eşyaya ilişkin hak demektir. Bu,
maddî mallar üzerindeki salt iktidar hakkı olup; mülkiyet ve
mülkiyetin gayr-i ayni hakları olmak üzere ikiyi ayrılır.

1. Mülkiyet hakkı: Bir kimsenin malik olduğu
şeyi kullanmaya, gelirini ve ürününü almaya, bir şeyi
harcayıp yok etmeye ve hukuka aykırı olmamak kaydiyle o
şey üzerinde her türlü işlemde bulunmaya, ona vaki tecavüzü
def'e ve istihkak davası açmaya hak veren güç ve yetkidir.

2. Mülkiyetin gayr-i aynî hakları: Mülkiyet
hakkı üzerine külfet yükleyen ve başkalarına
karşı ileri sürülebilen, fakat bu ileri sürmede sınırlı
bulunan mutlak aynî haktır. İrtifak hakkı (ortak yol, su
vb. birlikte kullanma) ve rehin hakkı gibi.

Ayrıca kelâm ilminde ayn, kendi başına
boşlukta yer tutan ve arazları taşıyan şey olarak
tanımlanır. Cisimlerin rengi, şekli, hareket ve
hareketsizliği birer arazdır. Bunları taşıyan
madde ise ayndır. Ayn, arazın mukabili olup hem cevher ve hem de
cisim için kullanılan bir terimdir.

Hamdi DÖNDÜREN


Konular